Prof. Dr. Hürrem Bodur: ''Halk Sağlığı Grubu, aşıları bedava yapıyor''

- Türkiye EKMUD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hürrem Bodur, ''ABD'de, dünyanın en gelişmiş ülkelerinde hangi aşılar varsa Türkiye'de bugün bu aşılar var. Erişmek mümkün. Hem de aynı standartlar ve kalitelerde üretilmiş aşılar ülkemizde mevcut. Halk Sağlığı Grubu bu aşıları bedava yapıyor. Devlet bu konuda üzerine düşeni yapmış durumda ve yapıyor'' dedi. Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD), erişkin bağışıklaması konusunda farkındalığı artırmak amacıyla 'Erişkin Bağışıklama Akademisi' isimli toplantı düzenledi. Ankara’da düzenlenen toplantıda alanında uzman profesörler, enfeksiyon kaynaklı ölümlerin dünya genelinde azaltılması için erişkin bağışıklamasının önemine dikkat çekti. Toplantıda ayrıca önlenebilir hastalıklar açısından erişkin

risk gruplarına yönelik aşı uygulamasının artık ücretsiz yapılmasına karar verildiği duyuruldu. Ankara’da düzenlenen programa Türkiye EKMUD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hürrem Bodur, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Türkan Günay, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyon Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gürsel Özer, Türkiye EKMUD Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Hasan Irmak katıldı. Aşı bilincinin oluşmadığını dile getiren Prof. Dr. Hürrem Bodur, ''Toplumumuzda şöyle birşey var; hasta olduğunda hastaneye gidersiniz. Hasta değilseniz, sağlığınızla ilgili bir probleminiz yoksa proaktif olarak, ben hasta olmayayım ile ilgili birşey kafamızda yoktur. Sorunum yok, durup dururken niye aşı yaptırayım diye düşünüyoruz. Toplumun biraz daha sosyoekonomik seviyesi ve kültürel seviyesi yükseldiğinden, ben kendimi hastalıklara korumakla alakalı ne yaparımın bilinci de oturacak. Bunu topluma anlatmamız lazım. Devlet aşıların hepsini temin ediyor. Bugün şunu vurgulamak lazım; ABD'de, dünyanın en gelişmiş ülkelerinde hangi aşılar varsa Türkiye'de bugün bu aşılar var. Erişmek mümkün. Hem de aynı standartlar ve kalitelerde üretilmiş aşılar ülkemizde mevcut. Halk Sağlığı Grubu bu aşıları bedava yapıyor. Devlet bu konuda üzerine düşeni yapmış durumda ve yapıyor'' diye konuştu. Erişkin bağışıklamayı ikiye ayırarak incelediklerini belirten Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, ''Yaşam devam ediyor. Çocuklukta başlayan yaşam, yaşlılıkla devam ediyor. Elbetteki erişkin yaşlara eriştikçe insanların beraberinde getirdiği bir takım sağlık sorunları olabilmekte. Biz erişkin bağışıklamayı ikiye ayırarak inceliyoruz. Birincisi çocukluk döneminde başlayan aşılar, devam aşıları; tetanosda, difteride, boğmacada olduğu gibi. Bu aşıların her on yılda bir tekrarlanması lazım ki sağlıklı bir ömür sürülsün. Bunun dışında erişkinlere has aşılar var. Bu erişkinlere has aşıları da bir takım gruplara ayırıyoruz; grip aşıları, zatürre aşıları. Bu aşıların 65 yaş üzerinde de yapılması lazım” diye konuştu. ''Her yaş grubunun kendi aşısını yaptırması lazım'' Tıptaki gelişmeler sayesinde daha önceleri ölümcül seyreden birçok hastalığın günümüzde şifa ile sonuçlanmakta olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Köksal, "Eskiden birçok hastalığı olan insanlar çok yaşamadan vefat ederlerdi. Ama bugün baktığımız zaman nakillerle hastaları yaşatmak mümkün; böbrek nakli, karaciğer nakli, bunun dışında bir takım romatizmal hastalığı olan kişiler sağlıklı bir şekilde yaşıyorlar. Kan kanseri ve diğer kanser hastalarında da ölüm oranları çok azaldı. Bunlar nakille veya kullandıkları ilaçlarla uzun dönem yaşıyorlar. Ama bütün bu hastalık guruplarının beraberinde getirdiği sorunlar var. Bunların bağışıklık sistemleri hiçbir zaman normal insanlar gibi olmuyor. Öyle olduğu zaman da hastalıklara açık hale geliyorlar. Bundan korunmak için de mutlaka bu kişileri aşılamamız gerekiyor. Sonuç itibariyle toplum bir bütün olarak yaşamakta. Eğer biz enfeksiyon hastalıklarında zinciri kırmak ve tüm toplumun sağlıklı olmasını istiyorsak her yaş grubunun kendi aşısını yaptırması lazım” önerisinde bulundu. ''Seyahat aşılaması'' Günümüzde çeşitli nedenlerle dünyanın farklı yerlerine yapılan seyahatlerin ve göçlerin artış göstermesi sebebiyle seyahat aşısının da gündeme geldiğini dile getiren Köksal, “Bugün yaşlı bir insan eğer bu aşısını (seyahat aşısı) tekrarlamamamışsa, komşu ülkelere bile gitmiş olsa oradan bu mikrobu alarak gelebilir. Ve biz tanı koymakta zorlanırız. Çünkü ülkemizde görmüyoruz. Ama aşılama yapıldığı zaman böyle bir risk kalmıyor. Sağlıklı yaşamak için erişkinlerin de aşılanması gerekiyor. Bizim sloganımız; yaşam boyu bağışıklama diyoruz” ifadelerini kullandı. ''Büyükanneyi veya büyükbabayı grip aşısı yaparsak, torununa bulaştırmadan bakar'' Köksal, torun sahibi kişilerin çeşitli sağlık problemleri sebebiyle torunlarına bakamadıklarını ve onları severken hastalık bulaştırma endişesi taşıdıklarını belirterek şunları kaydetti: ''Birçok hastalıkta böyle sorunlar olabiliyor. Ülkemiz için gerçekten ciddi bir sorun. Biz, bize gelen hastalardan şunu çok duyuyoruz. ‘Ben hepatit B taşıyıcısıyım, torunumu öpsem bulaştırır mıyım?’ Bu bir büyükanne için veya büyükbaba için gerçekten çok üzücü bir şey. Hâlbuki bunlar aşılanmış olsaydı bu mikroplara maruz kalmayacaklardı ve torunlarına ‘sarılırsam onlara bulaştırırım’ endişesi yaşamayacaklardı. Ama biz bu büyükanneyi veya büyükbabayı grip aşısı yaparsak, torununa bulaştırmadan bakar. Önemli bir grup. Çünkü bunların çoğunluğu 65 yaşın üzerinde kişiler. Bunların aşılanması kendi ev içinin, toplumun ve çocukların sağlığı açısından son derece önemli. Sağlıklı yaşayabilmek için aşı bilincinin toplumun her kesiminde oluşması lazım. Çocuklarımızı elinden tutarak aşı zamanı geldi diye sağlık ocaklarına götürüyoruz. Kendimiz için bunu yapıyor muyuz? Çok bir şey değil. Çocuklarımız için isteğimiz şeyi yine çocuklarımız için ve kendimiz için istemeyelim.'' Aile hekimlerinin yoğunluklarını değerlendiren Dr. Gürsel Özer, ''Biz çocukluk çağı aşılamalarını yapıyoruz. İnançla ve zevkle yapıyoruz. Yüzde 98'in üzerinde bir başarı var. Avrupa şampiyonuyuz. Her türlü kaygıdan ırak öncelikli işimiz diye yapıyoruz, yapmaktan zevk alıyoruz. Bağışıklamanın her aşaması bizim için öyle. Yeni uygulanmaya başlanmış, aslında devrim niteliğinde bir hareket. Bu hareketi toplumun bütün kesimleri ve bütün uzmanlık branşları hep birlikte yapmalıyız diye düşünüyorum. Bunu sadece aile hekimleri üzerinden yapmaya kalkarsak bunun başarılı olması mümkün değil. Hep birlikte ortak bir entegrasyonla, aşıların her yerde yapılması ve önümüze gelecek dataların bizim tarafımızla yönlendirilmesi ile başarılı olabileceğinin düşünüyorum'' dedi. Türkiye'deki erişkin aşılama hakkında bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Hasan Irmak, ''Hem sağlık çalışanlarının kendilerince bunun önemini kavraması hem de kendilerine başvuran insanlara bu konunun iletilmesi, bu insanların aşı yapılmasına sevk edilmesini hedefliyoruz. Özellikle risk grubuna giren örneğin; aşılamalar için gebelik risk grubu sayılabilir. Seyahat sağlığı konusunda, seyahat erişkin enfeksiyonlarını önleme açısından da bizim çalışmalarımız var. Umreye ya da hacca gidenler risk grubu kapsamında. Askerlik döneminde uyguladığımız aşıları ve grip aşıları var. Hac ve umre aşıları hariç zorunlu olarak yapılacak aşı kapsamında olmadığından dolayı bunlarla ilgili insanların kendi sağlığını koruma açısından hangi aşıları yaptırdığına dair düzenli bir kaydımız yok. Daha doğrusu sayısı az olduğu için oranlama yapamayacağız'' şeklinde konuştu. ''Aşı ile korunulabilen hastalıklardan çocuklarımızın ölmesini engelledik'' Prof. Dr. Türkan Günay, ''Aşıyı konuşuyorsak hep birlikte şunu netleştirmek lazım; aşı sağlık için, hastalıklardan korunmak için çok önemli bir araç. Son yıllarda Türkiye bunda hemfikir değil. Çünkü medyada aşı reddi tartışıyoruz. Aşı reddi tartışmaya devam ettiğimiz sürece çocuklarda yapılan aşıların, çocuklarda ölümlerin engellemesi konusunda geriye doğru gidiyoruz. Aşı reddi konusunda destek istiyorum. Yaşam süresini uzattık. Bunun en önemli aracı, aşı ile korunulabilen hastalılardan çocuklarımızın ölmesini engelledik. Böylece nüfusumuzu ileriye doğru yaşlarda yaşamaya başladı. Bize, tüm paydaşlar aşı reddi ile ilgili destek olsun. Biz, bilimsel olarak destek oluyoruz. Türkiye Halk Sağlık Kurumu aşıyı en uç noktaya kadar gönderebiliyor. Aile hekimlerimiz, kendi izlediği çocuklara ve yetişkinlere aşıları yapıyor. Toplum Sağlığı Merkezlerimiz okul aşılamalarını, göçmen aşılamalarını yapıyor. Bu aşı ile ilgili lojistikte problem yok. Aşı üretildiği yerden yapılacak çocuğa ve yetişkine gidene kadar nasıl güvenli gidilir? Bu sistem kurulmuş durumda'' ifadelerini kullandı.

Devamını okumak için tıklayınız...


Tüm içeriği video ve fotoğraflarıyla indir


Fotoğraf İndir

Video İndir