Yedinci Konut Yöneticileri Mantolama Konferansı İstanbul'da gerçekleşti

Nihai tüketiciyi hedef alarak yapılan ve bu alanda sektörde en büyük organizasyonlarından Konut Yöneticileri Mantolama Konferansı'nın yedincisi İstanbul'da gerçekleşti. Nihai tüketiciyi hedef alarak yapılan ve bu alanda sektörde en büyük organizasyon olma özelliğine sahip olan, Konut Yöneticileri Mantolama Konferansı'nın yedincisi İstanbul'da gerçekleşti. Konferansta 'Isı Yalıtımının Önemi ve Sağladığı Katma Değer' teması işlendi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk'ün katılımı ile gerçekleşen konferansta yalıtım sektörünün önemli isimleri 900'ü aşkın konut yöneticisiyle bir araya geldi. Yatırım maliyetlerine ilişkin korkular nedeniyle sürekli ertelenen ve israfa neden olan yalıtım konusunun değerlendirildiği konferansta, ödeme koşulları, kredi seçenekleri, sağlanacak tasarruf

miktarları, amorti süreleri gibi önemli sorular yanıtlanarak nihai tüketicinin daha bilinçli karar alması için önerilerde bulunuldu. Konut yöneticilerine, ısı yalıtım uygulamasının aşamalarını gösterebilmek için, kurulan uygulama standında konut yöneticileri yalıtımın aşamalarını görme fırsatı yakaladı. Konut yöneticilerinin mantolama sürecinde ihtiyaç duyabilecekleri bilgilerin aktarıldığı ve katılımcılara özel ödeme seçeneklerinin sunulduğu konferansa katılımcılar yoğun ilgi gösterdi. "Türkiye'nin cari açığını her sene olmak üzere 10 milyar dolar azaltabiliriz" Konferansın açılış konuşmasını yapan GNYAPI Yönetim Kurulu Başkanı A. Bülent Güney, yaklaşık bin 500 milyar metrekarelik hacme sahip 15 milyon konutun yalıtımsız olduğunun araştırmalar sonucu belirlendiğini ve söz konusu konutların ısı yalıtımı yaptırması durumunda Türkiye'nin cari açığının her sene olmak üzere 10 milyar dolar azaltılabileceğini söyledi. Yalıtım ile binalarda sağlanacak en az yüzde 50'lik tasarruf oranıyla, Türkiye'nin toplam enerji faturasının yaklaşık yüzde 15 oranında azaltabileceğinin mümkün olduğunu belirten Güney, yatırım maliyetlerine ilişkin korkular nedeniyle sürekli ertelenen ve israfa neden olan yalıtımın, Türkiye ve aile bütçesi için önemine değindi. Isıtma ve soğutma giderlerinde tasarruf sağlamak, konutların değerini arttırmak, küresel ısınmayı önlemek ve sağlıklı yaşanılabilir kentler hedefiyle çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayan Güney, bu misyon ile her yıl ciddi büyüme oranları yakalayarak 4 milyon metrekareyi aşan ısı yalıtım uygulaması gerçekleştirdiklerini kaydetti. Konferansın amacının halkı bilinçlendirmek olduğunu ifade eden Güney, "Öncelikle bu konferanstaki amacımız yalıtımsız olan bu binalarda, eski oturulan bu apartmanlarda insanların yalıtımın önemini anlaması ve ülke ekonomisine katkı sağlayabilmek. Bu anlamda halkımızı bilinçlendirmek" dedi. "Türkiye'de yalıtımsız 15 milyona yakın konut bulunuyor" Güney konuşmasına şu şekilde devam etti: "Isı yalıtımı bütçemize ekonomi anlamında katkı sağladığı gibi, en büyük etkilerinden bir tanesi sağlıklı ve konforlu bir ortamda yaşamamıza fırsat tanıması. Küf, rutubet, nem gibi problemleri çözebildiği gibi aynı zamanda enerji tasarufu sağlamakta. Bu sadece kışın değil aynı zamanda yazın da klima tarafındaki enerji tasarufunu yaparak büyük bir katkı sağlamış oluyor. Türkiye'de yalıtımsız 15 milyona yakın konut bulunuyor. Bunların her yıl ülkenin cari ekonomisine etkisi 10 milyar doları bulmakta. Biz bu yalıtımsız binaları yalıtmamız durumunda enerji anlamında ülkemizin yüzde 15 oranında tasarruf elde etmemiz mümkün olacak. Onun için gerçekten, böylesine ülkelerin enerjiye önem verdiği bu dönemde ciddi anlamda önemsiyoruz" ifadelerini kullandı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Isı kayıp ve kazançlarının hesaplanarak asgari konfor koşullarını sağlayacak şekilde yalıtım kalınlığının belirlenmesi ve bu doğrultuda uygun yalıtım malzemesinin seçilmesi, yalıtım uygulaması detaylarının ısı köprüsü oluşturmayacak şekilde oluşturulması gerekmektedir" dedi. Isı yalıtımının binalarda alınabilecek en önemli enerji verimliliği tedbirlerinden biri olduğuna değinen Öztürk, mevzuata uygun olarak uygulaması yapılan bir ısı yalıtımı ile binalarda önemli oranda enerji tasarrufu elde edilebileceğini, ısıtma ve soğutma için daha az para ödeneceğini belirtti. Isı yalıtımı yapılmasının bir taraftan binayı enerji verimli hale getirirken, diğer taraftan ekonomik anlamda da tasarruf sağladığına değinen Öztürk sözlerine şöyle devam etti: "Binalarda ısı yalıtımı uygulanmasında öncelikle tasarımcıların daha sonrasında uygulamayı yapacak kişilerin ve bina kullanıcılarının sorumluluğu bulunmaktadır. Yeni bina tasarımında, binadaki ısı kayıp ve kazançlarının hesaplanarak asgari konfor koşullarını sağlayacak şekilde yalıtım kalınlığının belirlenmesi ve bu doğrultuda uygun yalıtım malzemesinin seçilmesi, yalıtım uygulaması detaylarının ısı köprüsü oluşturmayacak şekilde oluşturulması gerekmektedir. Ayrıca, uygulanacak ısı yalıtım malzemesinin bina yaşam ömrü süresince dış etkilere karşı dayanıklı olması gerekmektedir. Bina yapım aşamasında yada mevcut binalarda yapılacak enerji verimliliği uygulamalarında, uygulama projesine göre eğitimli kişilerce sertifikalı ürünlerle uygulama yapılmasına dikkat edilmelidir. Ayrıca binalarda, ısı yalıtımı uygulaması sonucunda hazırlanacak enerji kimlik belgesi ile binanın enerji sınıfı görülmelidir".

Devamını okumak için tıklayınız...


Tüm içeriği video ve fotoğraflarıyla indir


Fotoğraf İndir

Video İndir